Elbet içinizden birinin de yatsıya kadar yanan bir mumu olmuştur. Yalanının ışığında karanlıkları aydınlatabildiğini sandığı bir mumu. Oysaki gecenin en ıssız ve karanlık anında söner o mum, o an gelip mum söndüğünde birşeyler için çok geç olmuş olabilir. İşte o an pişmanlık ateşinde kaybolur insan, aklına o an yalan söylemek yerine neler yapabileceğini getirir ve "keşke" der. İnsanın en büyük ömür törpüsüdür şu 5 harflik "keşke" kelimesi.
Bir mumun aydınlığıyla yetinemez insan, yanına bir mum daha yakmak ister sonra bir mum daha ve sonra bir tane daha. Sönen her mumun yerine iki tane yakar insan, çünkü farkedilmiş bir yalanın telafisi çok daha zordur ve bu zorluğun içinde en kolay telafi yolu ise yalandır. Bir süre sonra asla rahat yaşayamadığını anlar, odasını aydınlatan mumların sürekli yenilenmek zorunda olduğunu anlar, sürekli yalan söylemek zorunda olduğunu anlar.
Oysa yalanın mumu yerine doğrunun ışığını seçebilse insan. Ah bir kez olsa da şu nefsini yenebilse. Odasının karanlığına bir gece daha katlanıp da doğruyu söylese ve her gece mumlarını yenilemek zorunda olmadan bir doğrunun ışığıyla yaşayabilse hayatını. İşte bunların farkına çok geç varır insan, bir gün gelir yalan söylemek istemez ve odasındaki tüm mumlar söner. Farkına varır yanlış yaptığının ve yalan söylememesi gerektiğini anlar ama o an da bir "keşke" daha saplanır hayatına, güvensizlik bırakmaz yakasını söylediği hiçbir kelime doğru değildir artık bir başkalarına göre. Asla doğruyu söyleyen birinin rahatlığını yaşayamaz yalancı kişi. Çabuk yaşlanır, çabuk bıkar hayattan.
İşte yalan böyle illet birşeydir dostum, yalan seni "keşke" lere iter ve her bir "keşke" ömründen birkaç yılı daha götürür.
Mumların sönmeden üfleyiver hepsine ve otur kendi karanlığında. Bu yaptığın ilk doğrun olsun ve aydınlansın karanlıklar doğrunun ışığıyla.
Haklısın üstad tüm dediklerinde ama nerden başlayacağımı bilemiyorum kendimi düzeltmeye
YanıtlaSilŞu andan itibaren başla dostum, bu blog senin için bir dönüm noktası olsun
Sil